T. C. Y A R G I TA Y
6 . H U K U K D A İ R E S İ
Esas No : 2022/4203
Karar No : 2023/801
İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : Antalya 1. Tüketici Mahkemesi
TARİHİ : 16.03.2022 SAYISI : 2019/346 E., 2022/83 K.
DAVACI : Özkan Yabka vekili Avukat Meral Tulub
DAVALILAR : 1- İbrahim Ultuk 2- Mert Macküyüb vekili Avukat Gürsel Ucuyuk
DAVA TARİHİ : 09.02.2011
HÜKÜM/KARAR : Kabul
TEMYİZ EDEN : Davalı Mert Macküyüb vekili Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davalı Mert Macküyüb vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı arsa maliki Mert Macküyüb ile yüklenici İbrahim Ultuk arasında Antalya ***. Noterliğinin 05.08.2004 tarihli *** yevmiye no.lu gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinin yapıldığını, yüklenicinin bu sözleşme ile yapımını üstlendiği Antalya *** Mahallesi, *** ada *** parsel sayılı taşınmazın *** numaralı bağımsız bölümünü, Antalya ***. Noterliğinin 28.07.2010 tarihli *** yevmiye no.lu gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile davacıya sattığını ve meskenin 31.12.2010 tarihinde teslim etmeyi taahhütk ettiğini, arsa maliki Mert Macküyüb’e ait 7 parsele 05.08.2004 tarihli sözleşme uyarınca yüklenicinin taahhüt ettiği binayı proje ve ruhsatına uygun yaparak bağımsız bölümlerin tümünü arsa sahibine teslim ettiğini, elektrik ve su aboneliklerinin alındığını, dubleks meskende kendisinin oturduğunu, diğerlerini ise, 3.kişilere kiraya verdiğini, genel iskan belgesinin alındığını, ancak davacıya satılan *** no.lu bağımsız bölümün tapusunun verilmediğini belirterek; dava konusu *** ada *** parsel sayılı taşınmazın *** no.lu bağımsız bölümünün davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına kayıt ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II.
CEVAP
1. Davalı yüklenici İbrahim Ultuk cevap dilekçesinde; 05.08.2004 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca arsa sahibine ait *** ada *** parsel sayılı taşınmaza bina inşaatını tamamlayarak arsa malikine teslim ettiğini, davalı Mert Macküyüb’in bağımsız bölümleri kiraya vermek suretiyle kazanç elde ettiğini, *** parsel sayılı taşınmazın *** no.lu bağımsız bölümünü Antalya 2. Noterliğinin 28.07.2010 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile davacıya sattığını, açılan davayı kabul ettiğini bildirmiştir.
2.Davalı arsa sahibi Mert Macküyüb vekili cevap dilekçesinde; yüklenicinin sözleşmeyi eksik ifa ettiğini, yükümlülüklerini yerine getirmediğinden Antalya ***. Noterliğinin 17.09.2007 tarihli *** sayılı ihtarnamesinin keşide edildiğini, bu ihtarname ile yapılmayan imalatların ayrıntılı olarak belirtilerek yapılması ve kira kaybının ödenmesinin talep edildiğini, ancak davalının ihtarnamenin gereğini yerine getirmediğini, bir kısım imalatların müvekkili tarafından yapıldığını, ayrıca sözleşmeye aykırı imalatlar bulunduğunu, 17.09.2007 tarihi itibariyle uğranılan kira kaybı tutarının 150.000,00 TL olduğunu, daha sonra müvekkili Mert Macküyüb ile yüklenicinin bir araya gelerek sözleşmenin feshi yönünde protokol hazırladıklarını, 70.000,00 TL bedel karşılığında sözleşmenin feshedildiğini, protokol gereği yükleniciye ait 20.000,00 TL sigorta borcunun ödendiğini, 05.02.2010 tarihinde elden 10.000,00 TL ödendiğini, evsel iskan ile ilgili 1.530,00 TL ödendiğini, sözleşme eksik ifa edilerek sonlandırıldığı için yüklenicinin müvekkilinden herhangi bir tapu alacağının bulunmadığını, davacı ile yüklenicinin kötü niyetli olarak anlaşarak satış vaadi sözleşmesi düzenlediğini, Antalya 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/42 D. İş sayılı dosyasında müvekkiline ait dairelerde yüklenici tarafından yapılmayan eksik-hatalı imalatlar ve arsa maliki müvekkili tarafından yapılan imalatların tespit ettirildiğini, sözleşme eksik ifa edildiğinden İbrahim Ultuk’un ve onun halefi olarak davacının daire alacağının olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini, olmadığı taktirde inşaat sözleşmesi gereği eksik ve ayıplı iş bedelleri, müvekkili tarafından yapılan iş bedelleri ile sözleşmeden kaynaklanan kira kaybı ve cezai şart alacağının tespiti ile müvekkiline ödenmesini, ödenmemesi halinde davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 14.10.2014 tarihli ve 2011/1083 Esas, 2014/1979 Karar sayılı kararıyla; yüklenicinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca edimini tam ve eksiksiz olarak ifa etmediği, binada eksik ve ayıpların olduğu, arsa sahibinin ayrıca kira tazminatı alacağı olduğu, sözleşmenin feshi konusunda yüklenicinin 05.02.2010 tarihli protokolü yapmasına rağmen kötü niyetli olarak protokol tarihinden sonra son kalan bağımsız bölüm olan dava konusu *** no.lu bağımsız bölümü davacıya temlik ettiği, yüklenicinin kat karşılığı inşaat sözleşmesi kapsamında arsa malikine karşı edimini tam olarak yerine getirmediği, bu nedenle son kalan bağımsız bölüm tapusuna hak kazanmadığı, yüklenicinin halefi olarak davacının *** no.lu bağımsız bölümün tapusunun iptali ile adına tescilini talep etmekte haklı olmadığı sonucuna varıldığından; davacının tapu iptal ve tescil isteminin reddine karar vermiştir.
IV.
BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. İlk Derece Mahkemesinin 14.10.2014 tarihli ve 2011/1083 Esas, 2014/1979 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 20.06.2018 tarih ve 2015/15227 Esas, 2018/4726 Karar sayılı ilamında; dava konusu taşınmazlar üzerinde yapılan inşaatların tamamlanma oranının 11.07.2013 tarihli asıl rapor ve 15.12.2013 tarihli ek raporda tespit edilmediği, mahallinde uzman bilirkişiler eşliğinde yeniden keşif yapılarak 05.08.2004 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca dava konusu taşınmazlar üzerindeki inşaatların getirilen fiziki seviyesinin saptanması, bu konuda teknik bilirkişilerden denetime elverişli rapor alınarak eksik işler varsa bu işlerin bedelinin tespit edilmek suretiyle depo etmesi için davacıya uygun bir süre verilmesi, bu bedel depo edildiğinde sözleşme ifa ile sonuçlanmış olacağından davacının tapu iptali ve tescil isteminin hüküm altına alınması, aksi takdirde davanın reddine karar verilmesi gerektiği belirtilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar İlk Derece Mahkemesi, yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararında; bilirkişi raporları doğrultusunda hesaplanan müteahhit tarafından yapılmamış veya farklı yapılmış iş ve imalatlar bedeli olan 154.745,00 TL ve işin geç tesliminden dolayı kira tazminatı tutarı 47.040,00 TL olmak üzere toplam 201.785,00 TL depo bedelinin davacı tarafından mahkeme veznesine 25/01/2022 tarihinde yatırıldığı, bilirkişi raporlarıyla da sabit olmak üzere arsa sahibi davalı Mert Macküyüb ile yüklenici arasındaki 05/08/2004 tarihli sözleşme konusu işin, müteahhit tarafından, ruhsatlı projesine uygun olarak yapıldığı, %100’lük kısmının bitirildiği, genel iskan raporu alındığı, 29.12.2006 tarihinde binanın arsa sahibine teslim edilmiş olduğu, bu nedenle davacı adına tapu kayıt ve tesciline karar verilmesi gerektiği, zorunlu dava arkadaşlığı nedeniyle taraf sıfatı bulunan arsa malikinin yargılama gideri ve vekalet ücreti sorumluluğunun bulunmadığı belirtilerek davanın kabulüne, arsa sahibi adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya tesciline, davacı tarafından depo edilen 201.785,00 TL’nin karar kesinleştiğinde davalı Mert Macküyüb’e ödenmesine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı arsa sahibi vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davalı Arsa Sahibi Vekili Temyiz Dilekçesinde;
1.Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin tarafların ortak iradesi ile feshedildiğini, bu durumda yüklenicinin bir alacağı kalmadığını, dolayısıyla alacağın temliki yoluyla devir yapamayacağını, Yargıtayın bozma ilamında bu feshi dikkate almamasının hatalı olduğunu,2. Bilirkişi raporuna itirazlarının değerlendirilmediğini, bilirkişiler tarafından tespit edilen rakamlarla eksik işlerin tamamlanmasının mümkün olmadığını ve kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca temliken tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 369, 370 ve 371. maddeleri, 6098 sayılı TBK 470-486 maddeleri, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 1987/2 Esas 1988/2 Karar ve 30.9.1988 Tarihli Kararı,
3. Değerlendirme
1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Yargıtayın bozma kararına uyan mahkeme, bozma kararı uyarınca işlem yapmak ve hüküm vermek zorundadır. Çünkü, mahkemenin bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına usuli müktesep hak doğmuştur. Usuli kazanılmış hakkın istisnaları ise dosya kapsamında bulunmamaktadır.
3. Bilirkişi incelemesi neticesinde tespit edilen eksik imalat bedeli 154.745,00-TL ve işin geç tesliminden dolayı kira tazminatı tutarı 47.040,00-TL olmak üzere toplam 201.785,00-TL depo bedelinin davacı tarafından mahkeme veznesine 25/01/2022 tarihinde yatırıldığı, işin, müteahhit tarafından, ruhsatlı projesine uygun olarak yapıldığı, %100’lük kısmının bitirildiği, genel iskan raporu alındığı, 29.12.2006 tarihinde binanın arsa sahibine teslim edilmiş olduğu göz önünde bulundurulduğunda mahkemece davacı adına tapu kayıt ve tesciline karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır.
4.Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz harcının davalı Mert Macküyüb’den alınmasına, Karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine, 01.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.